ECEVİT KELEŞ'TEN 'MEVLANA HAFTASI' MESAJI

Keleş'in mesajı şöyle;

"Çaresizliğimize çare, ahlaksızlığımıza uyarı, alemlere rahmet" olarak gönderilen sevgili peygamberimiz Hz. Muhammed(S.A.V)'in hayatı başlı başına bizlere Kuran-ı Kerim'in yaşanabilir, uygulanabilir ruhani olduğu kadar cismani bir iman yolculuğu olduğunun bir kanıtıdır.

Kuran-ı Kerim'de 31 ayette "adalet", 18 ayette "sevgi", 91 ayette "oku", 172 ayette "hak" kavramları geçiyor. Ne acıdır ki bizler bu erdemleri yaşadığımız hayatlarda özlemini çektiğimiz şeyler olarak sıralayabiliyoruz.
Bizler Kelime-i Şehadetin çocukları olarak Kuran-ı Kerim'in, onu bizlere nuzülünün "güvenilir elçisi" olan sevgili peygamberimizin ve onun hayatını, onun bizlere Rabb'imizden getirdiği mesaj olan Kuran-ı yol edinmiş Hz. Mevlana gibi alimleri kendimize birer rehber edinmeliyiz.

İslam tarihi boyunca, ilim, irfan, aşk ve heyecanıyla sesi soluğu asırlar ötesine ulaşan nice büyük insan yetişmiştir. Hz. Mevlana da fıtratı itibariyle bizlere çok önemli yollar gösteren ve akıl dünyamızı zenginleştiren abide şahsiyetlerden biridir. İnsan, kainat ve Allah münasebetini idrak ederek, yaşadığı dönemde üremiş tevatürlere karşı bir panzehir olarak o günün şartlarına uygun vaazlar vermiştir.

Hiç şüphesiz ki insanoğlunun halen daha halledemediği üç büyük sorunu olan ayrımcılık, fakirlik ve cehalete karşı bugün yüce dinimizi, sevgili peygamberimizi ve"mekanı var ile yokun üzerinde olan" Allah'ı dilinden düşürmeyenlerin, boğazlarına kadar kul hakkına battıklarını görmek hepimizi derinden yaralamalı ve düşünmeye sevk etmelidir.

"Ancak gönlü kötü olan, O'nun işlerini kendi bilgisizliğine, kendi hırsına göre mukayese eden kişi O'nun hakkında bir şüpheye düşer" sözleri ile Hz. Mevlana bizlere peygamber efendimizin hayatını ne denli örnek almamız gerektiğini anlatmaktadır.

Kuran-ı Kerim'in Peygamberimize ilk emri ve mesajı olan "ıkra" (oku!) bugün malesef ülkemizde adaletle yönetim sergilemesi bir emir olan insanların gündeminde bile değildir. Ülkemizde ve dünya üzerinde milyonlarca çocuk yatağa aç girerken; sağlık, beslenme ve eğitim başta olmak üzere bir çok temel ihtiyacından mahrum yaşamaya çalışırken, savaşlar sebebiyle öksüz ve yetim kalan milyonlarca çocuk bu dünyada yaşamaktadır.

İnsan-ı kamil olan bizlerin yapması gereken sorgulamak ve bu güzel yolu çaresizlikler içerisine iten zihniyetten hesap sormaktır. Mevlana Haftasında kendisinin"Adalet nedir? Her şeyi yerine koymak. Zulüm nedir? Bir şeyi yerine koymamak, başka yere koymak." dizeleri bugün memleketimizin, İslam aleminin ve tüm insanlığın yaşadığı zulmün bir özeti olarak her şeyi yerli yerine oturtmaktadır.

Bu duygu ve düşüncelerle tüm hemşehrilerimin, memleketimizin ve İslam aleminin Mevlana Haftasını tebrik ediyor, saygılarımı sunuyorum"